24 Ağustos 2010 Salı

1.Gün Podgorica 'ya Varış ve Ulcinj 'e Seyahat

Podgorica havaalanına ulaştığımızda kendimize bir rent a car ayarlayıp ülkeyi bu şekilde gezmeyi düşünüyorduk . Havaalanında bulunan 7 - 8 rent a car ofisinin çoğunda görevliye rastlayamayınca biraz endişelendik . Çünkü şehir merkezine gitmek vakit kaybı anlamına geliyordu .

Renault rent a car standında son arabayı sigorta hariç günlük 40 Euro 'ya önümüzdeki sıradaki aile 1 hafta için kiralayınca yetkiliye nerede araba bulabileceğimizi sorduk , o da bir arkadaşını aradı ve yan standtaki görevli geldi . Elindeki tek araba sigorta hariç 56 Euro + 8 Euro kasko günlük kirası olan opel astra idi . Podgorica şehir merkezine taksi dışında araç çalışmıyor ve fiyatı 20 Euro idi. Bu şartlarda sıradaki diğer araba kiralamak için bekleyen turistleri görünce kararımızı verdik ve aracı kiralayarak Podgorica merkezinde biraz dolaştıktan sonra Arnavutluk sınırındaki Ulcinj şehrine gitmeye karar verdik .

Ulcinj ' e ulaştığımızda akşam saat 6 ' ya geliyordu . Tatil kentinin girişi Alanya 'yı biraz andırıyordu . Önce kalacak bir sobe ( pansiyon ) bulmalıydık . Köşedeki eczanedeki eczacı bayan gecelik kişi başi 6 Euro 'ya yer bulabileceğini söyledi . Telefonla sobe sahibini çağırdı . Pansiyon temiz ve güzeldi , yalnız bir gece kalacağımızı söyleyince fiyatın 10 Euro olabileceğini öğrendik . Bu şartlar da biran önce şehrin sahilini turlarken konuştuğumuz merkezdeki diğer sobeye gitmeye karar verdik . O yer Antalya kale içi gibi bir manzara ya sahip bir yalı dairesi ve gecelik fiyatı 3 kişi için 40 Euro idi .

Yalı dairemize yerleştikten sonra sahile inip yüzdük . Hava sıcak su oldukça serindi , hazırlandıktan sonra akşam yemeği için yürüyerek sahile indik . Şık bir cafe - restorandaki yemeğimizde pizza ve deniz ürünleri rizotto 'yu seçtik . Pizzaları büyük fakat Hırvatistandakine göre daha zayıftı , deniz ürünleri rizotto ise enfesti . Yemek yediğimiz restorandaki garson bize Türk müsünüz ? diye ingilizce sorduğunda , nereden anladınız şeklindeki karşı sorumuza televizyonda Türkçeyi duymuştum şeklinde cevap verdi . Ertesi sabah kahvaltıda masada unutulan gazeteye baktığımda ise Şehrazat isimli bir Türk dizisinin tam sayfa reklamını görünce garsonu anladım .

Cafe - restoranlarda Turkiş döner (Böyle yazılmıştı) , musakka , baklava , tulumba tatlısı , türk kahvesi , çay (caj) gibi yiyecek , içecekler bulunuyordu . Kaşığa kaşıkki diyorlar , Parça (parce) pizza satıyorlar .

Merakımdan dolayı Turkiş döner yazan restorana girip orada Türk birilerinin olup olmadığını sorduğumda şaşırdılar ve yok dediler .

Sahil çok kalabalıktı . Bir tur attık ve dondurma yedik . Yalı dairemize dönerken bir disco 'da sözleri kendi dillerinde Türkçe parçaların çaldığını farkettik . Disco sahil kentinin en populer yeriydi , kapısında şık bayan ve beyler içeri girmek için kuyruk oluşturmuştu . Gece 2 ' lere kadar çalan müziğin en az 1/3 'ü Türk şarkılarıydı .

Yüksek volumlü müzik odamızdan aynı şekilde duyulunca sonraki geceler için çok merkezi pansiyonlarda kalmamaya karar verdik .

7 gece 8 günlük Karadağ Montenegro tatilimizi buraya tıklayarak okuyabilirsiniz .

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder